D vitamini yağda çözülebilen, vücudun sistemli çalışabilmesi için gerekli olan vitaminler arasında yer alır. D vitamini dışarıdan alınan vitaminler arasındadır. Hem D vitamini eksikliği hem de fazlalığı durumunda bireylerde belirli semptomlar ortaya çıkar. Bu belirtilerin sıklıkla yaşanması kişilerin yaşam koşullarını olumsuz etkiler. Yaşam kalitesi düşen bireyler ve aynı belirtileri yaşayan hastalar uzmana görünerek gerekli tetkikleri yaptırmalıdır. Böylece kişilerin D vitamini ve başka vitamin değerlerine bakılarak gerekli tedaviler hızlı şekilde yapılabilir.
D vitamini kemik, kan ve vücut gelişimi açısından son derece önemlidir. Özellikle bazı vitaminlerin emilimini sağlama, karaciğer sağlığı, kan oluşumu, dolaşımının düzenli sağlanması ve kemik gelişimini destekleme açısından bireylerin yeteri kadar D vitamini alması gerekir. Gelişim çağında olan çocuklar ve belli bir yaşın üzerinde olan yetişkinlerin günlük D vitamini alması son derece önemlidir. Ancak D vitamini eksikliği kadar fazlalığı da kişileri rahatsız eder ve belirli semptomların ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu durumda kişiler herhangi belirtilerin sürekli olduğunu hissettiği dönemlerde uzmana görünerek gerekli tetkikleri güvenilir laboratuvar ortamlarında yaptırmalıdır.
D vitamini denildiğinde ilk akla gelen güneş ışınlarıdır. Güneş ışınları vücuda alınarak kimyasal forma dönüşür ve bireylerin vücutlarında depolanarak gerekli olan sistemlerde kullanılması sağlanır. Kişilerin yaşam standartları, D vitamini için gerekli ışınlarının alınması gibi faktörler vitamini karşılama açısından önem taşımaktadır. Vücudun sistemli ve sağlıklı şekilde çalışabilmesi için D vitamini olması gerekir. D vitamini eksikliği ve fazlalığını tespit etmek için tam kan sayımı yapılmaktadır. Bu işlemler için hastaneler güvenilir, işinde uzman laboratuvarlar ile anlaşmaktadır. D vitamini kalsiferol adı verilen karaciğerde depolanan vitaminler arasında yer alır.
D vitamini değerleri için kan tahlili yapılır. Bu tahlilde D2 ve D3 oranları incelenir. Güneşten karşılanan D vitamini vücudun sistemli çalışması için belirli bir kimyasal işlemden geçer ve karaciğerde depolanır. Ancak kişiler çok fazla güneş koruma faktörü içeren ürünler kullandığında D vitamini yeteri kadar alınamayabilir. D vitamini kalsiyum, demiri karşılar ve bağırsakların sağlıklı çalışması için emilime destek olur. Bu emilim sayesinde böbreklerde kalsiyum kaybı, eksikliğinin giderilmesini sağlar. Diyabet hastaları, kemik ve bağırsak hastalıkları, karaciğer ve tansiyon hastalarını D vitamini eksikliği ve fazlalığı çok etkiler ve bireylerin yaşam standartlarının düşmesine neden olabilir.
Osteoporoz gibi kemik hastalığı olan, hamile ve yeni doğum yapmış bireyler, kemik ve kas iskelet problemleri yaşayan bireylerin belirli aralıklarla D vitamini değerlerine baktırılması önem taşır. D vitamini eksikliği için tahlil isteyen ve bireylerin genel sağlık kontrollerini sağlayan bölüm ise İç Hastalıkları yani Dâhiliye bölümüdür.
D vitamini eksikliği ve fazlalığı bireylerin beslenmeleri ile ilgilidir. Düzensiz ve dengesiz beslenilmesi, kişinin alması gerektiği kadar güneş ışınlarını alamaması sonucunda D vitamini eksikliği ortaya çıkar. D vitamini eksikliğine neden olan faktörler şunlardır:
Yukarıda sayılan nedenler D vitamini eksikliği ya da fazlalığına neden olabilir. D vitamini kan oluşumunu destekler, dolaşıma katkı sağlar, kemiklerin gelişmesini sağlar, kas oluşmasında etkilidir. Böbrekleri karaciğeri korur, kişileri diyabete ve kemik erimesini engeller.
Bireylerin gelişimi ve yaş oranına bağlı olarak ideal D vitamini oranı değişmektedir. D vitamini düşüklüğü olarak değerlendirilen değer oranı hidroksi-25D vitamin düzeyi 12ng/ml olarak tahlil sonuçlarında çıkarılabilir. Bu değerin altında olan değerler D vitamini eksikliğini gösterir. Çocuklarda tahlillerde 12-20 ng/ml oranı D vitamini açısından idealdir. Ancak yetişkin sağlıklı bireylerde 30ng/ml altında olan değerler kişilerin D vitamini eksikliği problemi olduğunu gösterir. Yetişkinlerin tahlillerindeki oran 100-150 ng/ml ve fazla çıkma durumunda D vitamini fazlalığı görülür. Bu duruma intoksikasyon adı verilir. Bireylerin günlük olarak düzenli olarak D vitamini karşılayacak şekilde sağlıklı yaşam rutinleri oluşturması önem taşır. Günlük alınması gereken D vitamini oranları yaş ve değerleri şunlardır:
Gelişim çağında olan, kemik ve kas sorunları olan, hamile, emziren ve çeşitli sağlık problemleri olan bireyler normalden daha fazla D vitaminine ihtiyaç duyabilir. Bu durumda uzmanlar takviye vererek D vitamin ihtiyacını karşılar.
D vitamini hormonların düzenli olarak çalışmasını sağlar ve kalp, böbrek hastalıklarına karşı kişileri koruyarak sağlıklı yaşamalarına yardımcı olunur. Yapılan son araştırmalar sonrasında D vitaminin kanseri önleyici ve iyileştirici etkisi olduğu yönünde gelişmeler mevcuttur. D vitaminin enfeksiyon giderici, bağışıklık güçlendirici etkileri vardır. D vitamini faydaları şunlardır:
D vitamini yeterli alınmadığı takdirde kas, iskelet, bilişsel ve cilt rahatsızlıkları meydana gelebilir. Özellikle gelişim çağında olan bireylerin günlük yeteri miktarda D vitamini alması gerekir. D vitamini eksik olduğu durumlarda raşitizm hastalığı meydana gelir. Bu durum tespit edildiğinde çocuklara D vitamini takviyesi yapılır.
D vitamini hem yiyecekler hem de güneş ışınları tarafından karşılanır. Tek olarak yiyeceklerden karşılanamayan D vitamini eksikliği tespit edildiğinde uzmanlar tarafından kişilere takviye olarak verilir. Böylece hem gelişim çağında olan hem de yetişkin bireyler aktif olarak D vitamini alarak kemik, kas, diş, cilt sağlıklarının gelişimi olumlu anlamda etkilenir. D vitamini eksikliği şu kişilerde görülür:
Bireylerin yaşı ve vücudunun ihtiyaç oranlarına göre alınması gereken D vitamini değerleri farklılık gösterir. Özellikle gelişim çağında olan çocuklar, emziren anneler, yaşlılar, karaciğer ve böbrek hastalıklarından mustarip olan kişiler, yemek ve uyku bozukluğu olan bireylerde D vitaminin düzenli alınması gerekir. D vitamini eksikliğinde vücutta çeşitli belirtiler ortaya çıkar. D vitamini eksikliği belirtileri şunlardır:
D vitamini eksikliği kalp, karaciğer, böbrek ve bağırsak hastalıklarına neden olabilir. Bu nedenle yukarıda sayılan belirtilerin görülmesi durumunda güvenilir olan bir laboratuvarda test yapılmalı ve uzmanlardan destek alınması gerekir.
Hamile kişiler hem kendi vücut sağlığı hem de bebeklerinin gelişimi için yeteri miktarda D vitamini almalıdır. Özellikle bebeğin kalsiyum oranı ve kemik gelişimini tamamlaması için anneden bebeğe yeterli miktarda D vitamini geçmesi gerekir. Hamilelerde D vitamini eksikliği görüldüğü durumlarda diş etlerinde çekilme, kemik ve kas ağrıları, halsizlik gibi belirtiler görülür. Aynı zamanda kemiklerde yumuşama ve zayıflığa neden olabilir. BU nedenle hamileler rutin kan tahlillerini mutlaka yaptırmalı ve D vitamini oranlarının ortalama değerde olmasına önem verilmelidir.
Anne karnında yeterli oranda D vitamini alamama durumunda bebeklerin gelişimi tamamlanamaz. Bu durumda doğumdan sonra verilen D vitamini takviyeleri yeterli olmayabilir. Bu nedenle hamilelerin D vitamini takibi belirli periyotlarda yapılmalı ve eksikliği durumunda mutlaka gerekli takviyeler verilmelidir. Hamilelik döneminde gerekli görüldüğünde 6. Aydan itibaren D vitamini takviyesi verilir ve emzirme döneminde bu takviye düzenli alınabilir.
Çocuk ve yetişkinler altı ayda bir mutlaka kan tahlili yaptırmalıdır. Bu süreçte tahlillerde D vitamini eksikliği görülürse hastaların durumuna göre uzmanlar ağızdan ya da enjeksiyon yoluyla vitamin takviyesi yapar. D vitamini takviyesi hastaların yaş, hastalık, D vitamini eksikliği oranlarına bağlı olarak değişir. Takviyeler çok fazla eksiklik durumunda düzenli periyotlarla alınması önerilir. Bunun dışında D vitamini değerleri normal orana gelene kadar takviye olarak kişilere verilir. İlaç kullanmayı sevmeyen ya da gün içerisinde ilaç almayı unutan kişiler için tedavi yöntemi enjeksiyondur. Tek bir sefer yapılan D vitamini enjeksiyonu uzun süre (yaklaşık altı ay) D vitamininin karşılanmasını sağlar.
Ağızdan ilaç şeklinde alınan D vitamini takviyeleri düzenli kullanılması önem taşır. Genellikle gün ve belirli saatlerde tüketilen D vitaminlerini kullanmamayı unutmamak gerekir. Ağızdan alınan D vitaminleri ile farklı yiyeceklerle birlikte tüketilmesi önerilir. Böylece kana emilim hızı %32 oranında daha fazla artar. Gün ışığından faydalanmak, gerekirse diyetler ile birlikte D vitamini takviyesi almak kişilerin hızla sağlıklarına kavuşmasına yardımcı olur.
D vitamini vücudun sağlıklı çalışmasını sağlar ve hastalıklara karşı kişileri koruyarak daha rahat ve mutlu yaşamalarına yardımcı olur. Özellikle gelişim çağındaki çocuklar, yaşlılar, emziren anneler ve hamileler düzenli periyotlar ile kan değerlerini ölçtürmelidir. D vitamini eksikliği en çok kemik, kas, diş, cilt gelişimi üzerinde etkilidir. Aynı zamanda diyabet, kalp hastalıkları, böbrek ve karaciğer hastalıkları ve iyileşme sürecini etkilemektedir. D vitamini eksikliğinde ortaya çıkabilecek hastalıklar şunlardır:
D vitamini hem güneş ışığından hem de yiyecek ve içeceklerden gün içerisinde alınır. Yeterli beslenememe ve uyku problemleri ya da farklı hastalıklar nedeniyle yeterli oranda D vitamini alınamayabilir. Bunu engellemek ve kişilerin sağlıklı, kaliteli bir yaşama sahip olması için D vitamini içeren yiyecek içecek tüketilmesi gerekir. D vitamini içeren gıdalar şunlardır:
D vitamini fazlalığı vücut sisteminin sağlıklı çalışma durumunu engeller ve kişilerin hayat kalitesini olumsuz şekilde etkiler. D vitamini fazla olması durumunda kanda fazla oranda kalsiyum birikir. Bu durum böbreklerde taş oluşumu, mide bulantısı, kusma, kabızlık, iştahsızlık, kilo kaybı, tansiyon ve kalp hastalıklarına neden olabilir. Bu nedenle belirtiler hissedildiği zaman direkt olarak uzmana başvurulmalı ve gerekli tetkikler yapılmalıdır. D vitamini fazlalığı durumunda eklem ve kemiklerde kireçlenmeler görülebilir. Bu durumda uzmanlar tüketilen gıdalarda D vitamini olanların azalmasını talep eder ve vücudun dengeli şekilde çalışması sağlanabilir.
D vitamini eksikliğinde en sık görülen belirtiler sürekli halsizlik, yorgunluk, depresif ruh hali, saç dökülmeleri, cilt rahatsızlıkları, üşüme ya da aşırı terleme, kemik ve dişlerde güç kaybı olarak bilinir. D vitamini eksikliği böbrek, karaciğer hastalıkları, kalp rahatsızlıklarına neden olabilir. Aynı zamanda bağırsakların sağlıklı çalışması için gerekli emilim D vitamini sayesinde karşılanır.
Enjeksiyon yoluyla alınan D vitaminleri yaklaşık olarak 6 aylık ihtiyacı karşılar. Ancak ağızdan ilaç şeklinde alınan D vitaminleri günlük belirli periyotlarda alınması gerekir. İlaç şeklinde alınan D vitaminleri yiyecekler ile birlikte tüketilmelidir. Böylece daha hızlı şekilde kana karışır ve vücudun D vitamini ihtiyacını karşılar.
D vitamini eksikliği belirtileri arasında halsizlik, yorgunluk bulunur. Bu nedenle D vitamini eksikliğinde sersemlik hissedilebilir. Geçici şekilde hissedilebildiği gibi düzenli olarak halsizlik belirtileri mevcuttur.
D vitamini eksikliğinin en belirgin belirtileri arasında sıklıkla tırnak kırılması, kas ve kemik ağrısı ve saç dökülmesinin görülmesidir. Saç dökülmesi arttıysa ve sürekli dökülme oranlarında artma görülürse D vitamini eksikliğinden kaynaklanabilir. Yeni saç oluşumunu destekleme ve saç dökülmesinin azalması için kan değerleri kontrol edilmeli ve uzmanların önerdiği tedavi uygulanarak sorunlar giderilebilir.
Bireyler beslenme düzenlerine dikkat ettiği ve güneş ışınlarından faydalandığı süre boyunca tekrar saç oluşumu desteklenebilir. Özellikle D vitamini eksikliği için düzenli tedaviler uygulandığında bebek saçlar çıkar ve saçlar daha gür, güçlü bir yapıya ulaşır. D vitamini hücre bölünmesi, onarımı konusunda aktif rol oynadığı için yeni saç oluşumunu da destekler.
D vitamini eksikliği bilişsel açıdan oldukça önemlidir. Aynı zamanda diğer organlarında sistemli çalışmasına katkıda bulunur. D vitamini eksikliği bireylerin ruhsal durumunu etkiler ve psikolojik olarak kişilerin kendini kötü hissetmesine neden olabilir. D vitamini eksikliğinde bireylerin yaş, hastalık, kilo ve kan değerlerine göre takviye verilir. Bu takviyeler düzenli alındığında bireylerin psikolojik durumu da düzelir ve enerjileri yükselir.